1. Anasayfa
  2. Hastalıklar

Hastalıklar

A B D E F H İ K L M N O Ö P R S T U Z

Beyinin Damarsal Hastalıkları

Beyinin damarsal hastalıkları, beyin damarlarında olan patolojileri tarif eder. Beyin damarlarında görülen patolojiler genel hatlarıyla anevrizmalar, arterio-venöz malformasyonlar (AVM), kavernomlar, venöz anjiomlar ve kapiler teleanjiektazilerdir. Bu grup hastalıklara bir de beyine gelen damarlarda ateroskleroz gibi hastalıklar sonucu oluşan damar tıkanıklıkları da dahildir. Beyin damar hastalıkları beyin kanamalarına neden olabilecekleri için tehlikeli olabilirler. Asıl tedavi tamamlandıktan sonra destek tedavileri de gerekebilir. Beyin damar hastalıkları içindeki venoz anjiomlar ve kapiler teleanjiektaziler hem nadir görülen hem de nadir bulgu veren patolojilerdir. Sıklıkla rastlantısal olarak saptanırlar ve tedavi gerektirmezler. Anevrizmalar, arterio-venöz malformasyonlar ve kavernomlar daha sık görülürler ve özen ile tanı konmalı, tedavisi uygun şekilde planlanmalıdır.

Anevrizmalar

Anevrizma beyin atar damarı duvarının zayıflaması neticesinde kısa bir segmentte balonlaşma şeklinde genişlemesidir. Bazen bir tane iken, bir hastada birkaç tane anevrizma da görülebilir. Bu hastalığın nedenleri sırasında ailesel yatkınlık, sigara, hipertansiyon ve diabet gibi hastalıklar vardır.

Anevrizmalar sıklıkla kanamaya bağlı bulgu verir. Bu kanamalar hayati tehlikesi olan kanamalardır. Anevrizmaya bağlı kanamalar genellikle subaraknoid tip kanamalar olsa da diğer tip kanamalar da izlenebilir. Bu hastaların bir kısmı baygınlıktan komaya kadar farklı bilinç durumlarında olabilir. Bilinç durumu etkilenmeyen hastaların en sık şikayetleri baş ağrısıdır ve hastalar ‘hayatımda yaşadığım en şiddetli ağrı’ diyerek baş ağrılarını tarif ederler. Baş ağrısı dışında nöbet geçirme, gözlerde kayma, kollarda ve bacaklarda kuvvetsizlik, konuşma bozukluğu gibi nörolojik bozukluklar da izlenebilir.

Anevrizma şüphesi olan özellikle de yukarıda tarif edilen şekilde baş ağrısı olan hastalara öncelikle bilgisayarlı tomografi (BT) çekimi gereklidir. BT’de kanama tipi ve alanları belirlendikten sonra anevrizma şüphesi olan hastaya çeşitli anjio türlerinden (DSA, BT anjio, MR anjio) birinin çekilmesi gerekmektedir. Anjio ile anevrizma tanısı kesinleştirilir.

Anevrizmaların güncel tedavisinde mikrocerrahi ve endovaskuler tedavi kullanılır. İki tedavinin de birbirlerine üstün oldukları durumlar vardır. Mikrocerrahi tedavide kafatasının kemikleri kesilerek (kraniotomi) anevrizma bulunur ve klipler ile anevrizma ana damasrdan tam çıktığı yerden kapatılır. Endovaskuler tedavide ise kasık atar damarından girilerek beyindeki anevrizma bulunur ve içi özel malzemelerle tıkanarak anevrizma içerisine kan girişi engellenir

Arterio-venöz malformasyonlar (damar yumakları)

Arterio-venöz malformasyonlarda (AVM) beyindeki atardamarlarla (arter) toplar damarlar (ven) arasında normalde olmaması gereken damar bağlantıları olur. Bir damar yumağı görüntüsündedir. Bu damar bağlantıları beyinin AVM olan kısmında kanın göllenmesine neden olur. AVM’ler hem beyne bası yaparak hem de kanamaya neden olarak bulgu verebilir. Genellikle başlangıcı genç hastalarda baş ağrısı ve nöbet geçirme şeklinde olabilir. Daha sonra AVM’nin yerleşmesine bağlı olarak farklı türlerlde nörolojik defisitler olabilir. Konuşma güçlüğü, kollarda ve bacaklarda kuvvetsizlikler, görme bozuklukları gibi nörolojik şikayetler olabilir.

Tanı genellikle manyetik rezonans (MR) görüntüleme ve bilgisayarlı tomografi (BT) görüntülemesinde görülen lezyonlar ile konur. Detaylı inceleme ve kesin tanı farklı türlerde anjiolar ile konur (DSA, BT anjio, MR anjio).

Tedavide üç tür tedavi seçeneği mevcuttur. Açık cerrahide kafatası kemikleri açılarak (kraniotomi) AVM’nin mikrocerrahi ile çıkartılır. Radyocerrahide AVM’ye ışın tedavisi uygulanır ve zamanla AVM’nin kapanması beklenir. Endovaskuler tedavi ise kasık atar damarından girilerek kateter ile AVM’nin içine girilerek özel maddelerle doldurularak kapatılılır. Tedavi seçimine karar verirken AVM’nin derecelendirilmesi, hastaların genel durumu, kanama varlığı dikkate alınır.

Kavernom

Kavernomlar beyindeki kapiler damarların (en küçük damarlar) lezyonudur. Nadiren büyük boyutlara ulaşırlar. Sızma şeklinde kanamalar yapabilirler. Büyük ve hayati tehdit eden kanamalara neden olmaları nadir görülür. Özellikle etrafına kanama yapanlar bulgu verirler. Bulguları baş ağrısı, nöbet geçirme ve nadiren yerleşimine bağlı olarak farklı türlerde nörolojik defisitler olabilir.

Tedavide sıklıkla mikrocerrahi ile çıkartılma yöntemi seçilir. Bazen radyocerrahi yapılabilir. Tedavi kararı kavernomun yerleşimi, hastadakı bulguları, kanama yapıp yapmaması durumları değerlendirilerek verilir.

Bütünsel tedaviler

Beyin damar hastalığı tanısı konduktan sonra hızlıca tedavi planlaması yapılır. Tedavide genellikle beyin cerrahı, nörolog ve girişimsel radyolog konsey yaparak görüşlerini paylaşırlar. Hasta bütünsel olarak değerlendirilir ve damarsal patolojinin tedavisi tamamlanırken, hastanın genel vücut sağlığını, sosyal durumunu ve ruh sağlığını destekleyecek tedaviler ilave edilir. Hastanın fonksiyonel bozuklukları varsa fizyoterapi ve rehabilitasyon tedavileri eklenir. Endokrinolojik kontrol ile hormonal düzenlemeleri ile özel beslenme programları ve diyetin düzenlenmesi gerekir. Hastalar ve ailelerine sağlanacak psikolojik destek, hastalığın ilerleyen dönemlerinde çok faydalı olabilir. Hastalığa eşlik eden hastalıkların da tedavi edilerek takip altında tutulması gereklidir. Bu şekilde hastaların tedavi planlamasından tıbbi kontrollerine, beslenmesinden egzersiz programları bir bütün olarak organize edilmeli, hastalıklar ile günlük yaşam kalitesi maksimum düzeye çıkartılmalıdır.

1
Merhabalar, size nasıl yardımcı olabiliriz ?