Boyun Ağrısı
Boyun ağrısı denince genellikle kafatasının tabanından omuz üst kısmına kadar olan ve boynun arkasına yerlen ağrılar anlaşılır. Bazen bir hastalığa işaret etse de pek çok zaman oturma ve postür bozukluğuna ve kötü kullanmaya bağlı olur. Teknolojik gelişmeler ve masa başı çalışmalar arttıkça toplumda görülme sıklığı artmaktadır. Boyunda ve vücudun üst kısmında kas sertliği ve gerginliği, baş ağrısı, kol ağrısı, uyuşma veya karıncalanma hissi ve kollarda güç kaybı eşlik edebilir. Gece devam ettiğinde uyku bozukluğuna yol açabilir. Boyun ağrısı hafif ve ara sıra olabileceği gibi, şiddetli ve uzun süre devam edebilir.
Boyun ağrısının nedenleri nelerdir?
Boyun ağrısına yol açabilecek çeşitli durumlar vardır. Boyundaki yumuşak dokuların ya da kemik yapıların hasarı, boyun ağrısının önde gelen nedenidir. Bu hasar ani bir yaralanma sonucu ortaya çıkabileceği gibi, zamanla tekrarlanan aşırı kullanımdan ve mikrotravmadan kaynaklanabilir. Bazı dejeneratif hastalıklar da boyun ağrısına yol açabilir. Boyun ağrısının en yaygın nedenlerinden bazıları şunlardır:
Yaralanmalar: Whiplash, boyun ağrısına neden olan en yaygın yaralanmalardan biridir. Boynun yaşadığı hızlı ileri geri hareket nedeniyle “gerilme” yaralanması olarak adlandırılır. Whiplash en çok araba kazalarında veya yüksek etkili spor çarpışmalarında olur ve boynun arkasındaki yumuşak dokuları etkiler.
Kas sorunları: Genellikle aşırı kullanmaya bağlıdır. Boyun arkasındaki kasların uzun süre gergin kalmasından kaynaklanır. Uzun süre bilgisayar ekranında çalışırken başın öne eğik olması ve arkadaki ense kaslarının saatlerce gergin kalması pek çok kronik patolojik süreci tetikleyebilir.
Boyun fıtığı: Boyun omurga kemikleri arasındaki kıkırdağın dejenere olmasıyla boyun ağrısı görülebilir. Bu kıkırdağın fıtıklaşması ile omuriliğe ve/veya omurilikten çıkan sinirlere baskı olabilir. Fıtıklaşma, omuz kol ve ellere uzanan ağrılar ve duyu kaybına neden olabilir. Sinir basısı ilerledikçe kollarda güç kaybı ve felçler de görülebilir.
Eklem dejenerasyonu: Yaşa bağlı eklemlerde bozulmalar çok sık görülmektedir. erozyona açıktır ve boynunuz bir istisna değildir. Osteoartrit gibi durumlar da boyundaki omurlar arasındaki kıkırdağı azaltabilir, eklemleri bozabilir ve bu da orta ila şiddetli ağrıya neden olabilir.
Hastalıklar: Bazı hastalıklar ve rahatsızlıklar romatoid artrit, menenjit ve hatta kanser gibi boyun ağrısına neden olabilir.
Boyun ağrısında ayırıcı tanı
Hekim muayenesinden sonra, genellikle manyetik rezonans (MR) görüntüleme kas ve yumuşak dokuların durumunu görmek için, bilgisayarlı tomografi (BT) görüntüleme ise omurga kemiklerinin ve yumuşak dokulardaki kalsifikasyonların (kireçlenme, kemikleşme) gösterilmesi için kullanılabilir. Bunun dışında çekilen boyun ve tüm vücut grafilerinde boyun omurgalarının dizilimi ve dengesi detaylı olarak değerlendirilebilir.
Boyun ağrısında tedavi
Boyun ağrısı tedavisi öncelikle kapsamlı bir araştırma ve tanı neticesinde planlanmalıdır. Tedavide yatak istirahati, ilaç tedavileri, korse (boyunluk) tedavileri, fizyoterapi yöntemleri, enjeksiyonlar ve algolojik yöntemler ve cerrahi yöntemler kullanılmaktadır.
Osteopati ve manuel terapi
Manuel terapi, boyun ağrısının, boynunuzun sertliğini azaltmak ve hareket aralığını iyileştirmek için tasarlanmış özel tekniklerden oluşan yaygın bir tedavi yöntemidir. Omurga manipülasyonu yüksek hızlı bir manipülasyonu içerirken, omurga mobilizasyonu hareket aralıklarında daha sınırlı teknikler içerir. Yüksek hızlı boyun manipülasyonu yapmadan önce, inme gibi nadir ancak ciddi komplikasyon riskini azaltmak için omurgada altta yatan tıbbi durumu göz ardı etmemek önemlidir. Fizyoterapistlerimiz ayrıca boynunuzdaki kasları ve dokuları inşa etmeyi, güçlendirmeyi ve geliştirmeyi amaçlayan hedefe yönelik egzersizler yaptırırlar.
Fizik tedavi
Boyundaki sertliği azaltmak ve hareket aralığını iyileştirmek için tasarlanmış özel tekniklerden oluşan yaygın bir tedavi yöntemidir. Boynunuzdaki kasları ve dokuları inşa etmeyi, güçlendirmeyi ve geliştirmeyi amaçlayan hedefe yönelik egzersizler, buz ve sıcak terapileri ile elektrik stimulasyonu ve ultrason gibi enstrumanları içerir. Fizik tedavi egzersiz programı ile birlikte günlük alışkanlıkların değiştirilmesi iyileşmeyi hızlandırabilir. Bunu doktorunuz ve fizyoterapistiniz ile görüşerek yapabilirsiniz. Örneğin uzun süre masada bilgisayar başında çalışıyorsanız, buna bilgisayar ekranınızı yükselterek başlayabilirsiniz. Boyun ağrısı tedavisi, tekrarlayan boyun ağrısı alevlenmeleri olasılığını azaltır ve kronik boyun ağrısı gelişimini önlemeye yardımcı olabilir.
Algolojik tedaviler
Sinir blokları, tüm vücudumuza yayılmış sinirlere yapılan müdahaleyi tanımlar. Sinir blokları için lokal anestezik enjeksiyonları yapılabilir. Hastalara birkaç hafta veya hatta aylarca ağrının giderilmesi, etkinin sadece lokal anestezik etkiye bağlı olmadığı, uzun süreli analjezinin, merkezi ağrı modülasyonu üzerindeki bir etkiye bağlı olduğu düşünülmektedir.
Sinir blokları için Radyofrekans nöroablasyon, sinire yakın bir prob yerleştirilerek bu probun ucunun, radyo dalgaları ile, 40 ila 80 0C arasında ısı üreterek analjezik etki (ağrı dindirici) oluşturması sağlanır. Bu da hedeflenen sinirin tahrip olmasına ve ağrının kesilmesine neden olur. Bu işlem genellikle hasta sedasyon altındayken yapılır.
Boyun ağrılarında servikal faset bloğu, servikal epidural steroid enjeksiyonu, servikal transforaminal epidural steroid enjeksiyonu, brakial pleksus blokajı, proloterapi ve nöral terapi yapılabilir. Tenisci ve golfcu dirseği için enjeksiyonlar yapılabilir.
Cerrahi tedaviler
Boyun ağrısında cerrahi tedavi travmatik boyun kırıkları, tümörler, boyunda dar kanal, boyun fıtıkları gibi patolojik durumlarda kullanılır. Genellikle mikrocerrahi ve minimal invazif yöntemler tercih edilir. Patolojiye ve boyundaki soruna göre boyun omurgalarına da plaklar, vidalar ve kafesler takılabilir. Ameliyattan sonra patolojiye göre boyunluk gibi bir korse kulalanılabilir. Hastalar, mümkün olduğunca erken mobilize edilir. Erken fizyoterapi ve rehabilitasyona başlanır.
Bütünsel tedaviler
Boyun ağrısında tanı konduktan sonra tedavi için her zaman tek bir yol olmayabilir. Bazen felç olmak üzere olan bir hastayı acil ameliyat etmek gerekebilir. Öte taraftan, fizik tedavi, manuel terapi ya da algolojik yöntemlerle ağrı girişimleriyle iyileşen pek çok hasta vardır. Bu hastaların osteoporoz gibi hastalıkları tedavi edilmeli, beslenme ve kilo kontrolü yapılmalıdır. Egzersiz programları düzenlenmelidir. Bu nedenle bir ekip tarafından tedavi edilmeleri ve günlük aktivitelerinin de düzenlenmesi gerekmektedir.