Otoskleroz Cerrahisi (Stapedotomi)

Orta kulakta, dışarıdan gelen sesin iç kulağa iletilmesine yarayan örs, çekiç ve üzengi (stapes) kemikçikleri vardır. Stapes kemiğinin sertleşmesi söz konusu olduğunda otoskleroz hastalığından bahsedilir. Bu, seslerin iç kulağa verimli bir şekilde iletilmediği ve işitme kaybına neden olduğu anlamına gelir. Sıklıkla doğum yapmış orta yaş kadınlarda görülür.

Stapedotomi veya stapedektomi ameliyatında, vücudun en küçük kemiği olan stapes kemiğine bir delik açılır ve buraya uygun olarak tasarlanmış bir piston deliğe yerleştirilir. Bu piston diğer orta kulak kemikçiğine asılır ve sesin sertleşmiş stapes kemiğini atlamasına izin verir. Böylece iç kulağa iletilen ses miktarını artırır. Bu deliğin açılması için lazer kullanılması, bu işlem sırasında oluşabilecek komplikasyonları azaltır.

Ameliyatta işitme başarısı iç kulağın ne kadar sağlıklı olduğuna bağlıdır. Ameliyat, durumunuzun iç kulağa verdiği hasarı tersine çevirmez.

Otoskleroz cerrahisi, mikroskop veya endoskopla yapılan, teknik altyapı ve beceri gerektiren bir ameliyattır. Hayati yapılara yakın çalışılır. Bu nedenle beyin zarı, yüz siniri, tad siniri, denge organı, işitme organı gibi yapıların zarar görme ihtimali ameliyatın riskleri arasındadır. Ameliyat kulak arkasında kesi olmadan dış kulak kanalından gerçekleştirilir, iyileşme oldukça hızlıdır.

Ameliyat sonrası 1 hafta kadar kulakta emilebilen ya da daha sonra çıkarılan tamponlar olur. 2 hafta kadar antibiyotikli kulak damlası kullanılır. Bu süreçte duyma azdır. Tamponlar alındığında hasta işitmesini değerlendirebilir. Ameliyat sonrası 1. ay kontrolünde işitme testi yapılarak işitme başarısı değerlendirilir.

Ameliyattan sonra 1 ay kadar kulağı sudan korumak için tıkaç kullanılmalı, uçuş ve dalış gibi hızlı hava basıncı değişikliklerinden kaçınılmalıdır. Ağır kaldırma, ıkınma, hapşırma gibi kafa içi basıncını artıran durumlar protezin yerinden oynamasına neden olabileceğinden, ilk haftalarda kaçınılması gereken durumlardır.